İnanılmaz iletişim ve bilgi paylaşım araçlarıyla birlikte, web tarayıcıları ve arama motorları aracılığıyla büyük miktarda insan bilgisine sahibiz. Neredeyse anında IP üzerinden sesli (VoIP) çağrılar yapabilir, görüntülü sohbet yapabilir, anında mesajlaşabilir ve e-posta gönderebiliriz. Peki, bu teknoloji nasıl doğdu ve nelere sebep oluyor?
İnternet, ARPANET olarak 1969’da start aldı. Birleşik Devletler Savunma Bakanlığı bünyesine bağlı Araştırma Projeleri Ajansı (ARPA) tarafından geliştirilen, veri paylaşımı için bilgisayarları bir araya getiren bir yöntem. World Wide Web’in (bildiğimiz internet) gelişimi 1989’da İngiliz bilim adamı Tim Berners-Lee’nin bir projesi olarak hayata geçirildi. 1994 yılında, web’in doğumundan kısa bir süre sonra sadece milyonlarca kişi çevrimiçi oldu.
Değişen Alışkanlıklar, Çalışma Hayatı, Ekonomi ve İşsizlik
İnternet, online satın alma ve mobil ödeme, online sınıflarla eğitim, medya akışı, çevrimiçi oyun ve indirilebilir e-kitaplarla eğlence gibi tüketimler ile perakendeye dönüşüyor. Hatta ciddi iş kaybı ile ilgili olumsuzluklar da var. İnsanlar, seyahat acentelerini kullanmak yerine, çevrimiçi satın almayı, mektup göndermek yerine e-posta göndermeyi, bankaya gitmeden bankacılık yapmayı tercih ediyor. Doğal olarak bu ve benzeri pek çok sektör, ciddi daralma yaşıyor.
Online erişimimiz, bazılarımızın, çalışmaya gitmek yerine telekomünikasyon işlemlerine başlamasına ve geleneksel çalışma alanlarında ve iş uygulamalarında değişikliklere izin verir. Evlerimizden uzaktayken ev cihazlarımızı kontrol edebiliyoruz ve cihazlarımızı telefonlarımızdan izleyebiliyoruz. Bu noktada, internet’in gelecekte getireceği imkânların sınırı yok, ancak gelecek nesiller köklü değişikliklerin dezavantajlarını daha fazla yaşayacak.